Dünya'nın Gerçek Oksijen Kaynağı Olan Algler

Herhangi birine Dünya'daki oksijenin kaynaklarını soracak olursanız, muhtemelen ağaçlar ya da genel olarak bitkiler olduğunu söyleyecektir. Düşündüğümüzde medyada, okulda, çevremizde en çok bu ifadeyi kullandığımız için belki de çoğumuz Dünya'nın oksijeninin %70'inin üretimini görev edinmiş Alglerden habersiziz. Algler, ökaryot hücre yapısına sahip protista aleminden sucul ve sularda yaşayan birincil üretici canlılardır. Alg kelimesi Latince "deniz otu" anlamına gelen "alge" kelimesiden gelmiştir. Fotosentez yaparlar, ama fotosentez ürünlerini bitkiler gibi nişasta olarak depolamazlar. Eşeyli ve eşeysiz olarak üreyebilirler; tek hücreli, çok hücreli ve koloni oluşturan türleri vardır. Ayrıca diğer türlerle ortaklaşa yaşayabilir ve karşılıklı yararlaşabilirler. Bitki-hayvan zincirindeki dengeyi sağlarlar. Gündüz ürettikleri oksijenin çok daha az miktarını gece ürettikleri besinleri parçalamak için harcarlar. Yaşam alanları ise çoğunlukla tatlı sulardır, en çok okyanuslarda tabandan yüzeye doğru yol alan akıntıların olduğu deniz biyolojisinde sıcak nokta da denilen ve üretimin yoğun olduğu bölgelerde ürerler ve en çok bu bölgelerde oksijen üretimi yaparlar.

Giriş kısmında da bahsettiğim gibi, Dünya'nın oksijen kaynağının tamamı veya çoğunluğu bitkiler tarafından üretilmez, Algler başta olmak üzere Fitoplanktonlar ve Denizel bitkiler tarafından üretilir. Elbette bitkilerin de bu sistemde önemli rolü vardır fakat bitkiler Algler'in aksine ürettikleri oksijenin büyük kısmını besin parçalamak için kullanır. Sonuç olarak Algler dünya için vazgeçilmezdir. Doğa için başka birçok yarar sağlamasıyla beraber enerji üretiminde, bazı türlerin aşırı artışını önlemede, gübre görevinde, kozmetik sanayide hatta Uzak Doğu ülkelerinde yemeklerde bile kullanılabilmektedir. Dolayısıyla Alglerin yaşam alanları özenle korunmalıdır.